Bu Hafta | 26 Kasım - 2 Aralık 2018

Herkese merhaba! Yazmayı en çok istediğim ancak en çok ihmal ettiğim yazı bu maalesef. Bu yazı dizisini sevmemin en büyük sebebi blogumun görünümünü daha fazla kişiselleştirmesi. Kişisel bir blog olmasına rağmen genellikle dizi, film ve kitap yazılarının çokluğundan dolayı kitap film blogu gibi görünüyor. Bu yazı dizisi sayesinde kişiselliği daha fazla oluyor. Hazır istikrarlı bir şekilde blog yazmaya dönmüşken bu yazı dizisini de yazmaya kararlıyım. Umarım devam edebilirim. 🙏

Pazartesi oldukça sıradan bir gündü. Sabah erkenden Pozitif Psikoloji dersim vardı. Dersten sonra bankaya gidip küçük bir işi hallettim. Daha sonra eve dönmeden önce Decathlon'a gittim. Geçen hafta görüp beğendiğim bir mont vardı. Onu aldım. Yol boyunca geçen hafta başlayıp pek fazla ilerleyemediğim Frankenstein'i okudum. Eve döndüğümde de erken kalkmanın etkisiyle uyuyakalmışım. Akşam 8 gibi uyandım. Çukur'un geçen haftaki bölümünü izlemediğimden güncele yetişebilmek için onu izledim. 


Salı günü sabah Capitol'de okulun iletişim fakültesinin düzenlediği Deliler filminin gösterimi ve söyleşisi vardı. Biraz erken gidince, avm de henüz açılmadığından okulun kafesinde çay içip kitap okudum. Saat yaklaşınca sinemaya gittim. 10.30 gibi salona girdik ve Deliler filminin oyuncuları geldi. Biraz konuşma yaptıktan sonra beraber filmi izledik. Film gerçekten çok etkileyici ve güzeldi.😍 İzlediklerim yazısında detaylıca bahsedeceğim. Filmden sonra oyuncularla fotoğraflar çekilip söyleşi yaptık. Söyleşiden sonra ders saati geldiğinden okula geçtim. Dersten sonra çok acıktığımızdan arkadaşlarla avm'ye geçip yemek yedik. Baya oturup sohbet ettikten sonra eve döndüm. Bu sefer Çukur'un dün yayınlanan bölümünü izledim. 

Çarşamba günü sabah uyuya kaldığımdan İngilizce dersini kaçırıp Hukuk'a gittim. Dersten sonra kızlarla yemek yiyip kütüphaneye kaldık. Biraz ders notu çıkartıp çalıştım. Eve döndüğümde de internette takılıp - tembellik yapıp 😋- kitap okudum. 

Perşembe günü İletişim dersi vardı ancak aynı saatteki seminere katıldık. Dark Marketing ile alakalı olan seminer oldukça faydalıydı. Seminer erken bitince hoca da serbest bırakınca eve döndüm. Çünkü geçen cuma indirimlerden yararlanıp verdiğim kitap siparişlerini bekliyordum. Eve gittiğimde Suco'dan sipariş ettiğim matara gelmişti. Eve gireli 15 dakika olmadan da İdefix siparişim geldi. Çok anlamsız bir şekilde temin edemedikleri kitap haricinde diğerlerini gönderip kalan kitabı da ertesi gün kargolamışlardı. Günün geri kalanında Dexter'ın 6. sezonuna başladım. 

Cuma günü dersim olmadığından evdeydim. Kitap Yurdu'ndan beklediğim kargo dün gelmiş ama evde kimse olmayınca şubeye geri gitmiş. Bende kahvaltıdan sonra gidip yeni bebeklerimi aldım. Ama Mng kargoya sinir oldum çünkü insan bir arar değil mi. Her neyse bir daha siparişimi mng'den vermemeye çalışacağım. Daha sonra Tüyap alışverişim yazısını paylaşmak istediğimden kitapların fotoğraflarını çekip bilgisayara geçip yazısını yazdım. Daha sonrasında Agent Carter'dan 2. sezonunu izledim. Akşamdan da Frankenstein'i okuyup bitirmeye çalıştım. Ama bitiremedim. Canım film izlemek istediğinden gece de Iron Man'i izledim. 

Cumartesi günü sabahtan kalan tek kitabım geldi. Aldıklarımı bu hafta içinde yazacağım inşallah. Genel olarak gün boyunca Frankenstein'i okuyup bitirdim ki pazar günkü kulüp buluşmasına kitapları okumuş olarak gidebileyim. Daha sonrasında Iron Man'in 2. filmini izledim. Frankenstein'ı okumak beni yorduğundan daha çıtır çerez bir şeyler okumak istediğim için Melez'i tekrar okumaya karar verdim. Akşam boyunca kitap okudum. 

Pazar günü Rory Gilmore Kitap Kulübü'nün buluşmasına gittim. Kitap kulübü her ay bir ya da iki kitap seçilip okunduktan sonra buluşma yapıp sohbet ediyorlar. Ben ilk defa katıldım bu buluşmaya ve çok keyif aldım. Bu ayki kitaplar Frankesntein ve Üç Yapraklı Yonca'ydı. Yeni insanlarla tanışıp kitap sohbeti yapmak çok keyifliydi. Daha sonra herkes dağılırken biz 5 kişi birlikte yemeğe gittik. Sohbet orada da devam etti tabii.  Bundan sonra her ay katılmayı planlıyorum. Akşam eve döndükten sonra da Melez'i okumaya devam ettim. 

Benim bir haftam böyle geçti. Keyifli bir haftaydı. Umarım sizde okumaktan keyif almışsınızdır. 


Sevgiyle kalın...

Yorumlar

  1. paylaşımınız çok güzelmiş

    YanıtlaSil
  2. Ben de kişisel blogları daha çok seviyorum ama böyle düzenli olarak film kitap yorumları yazanları ne kadar çok kıskandığımı gizleyemem :) Gerçekten nasıl buluyorsunuz bu kadar zamanı. Ah pardon buna kendim cevap veriyorum "planlanmış bir zaman" tamamdır :) Hoş, uyku ile ders kaçırma varsa demek ki öyle kolay da değilmiş :) Neyse, uzatmayayım ben de bu aralar döndüm blogger'a -inşallah bir daha bırakmam-. önceden takip ettiğim bloglara bir göz atayım ve selam edeyim dedim. Selamlaar ve de
    Gülücüklü Kal!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Talha, seni tekrar buralarda görmek ne güzel. ^^ Bırakma bir daha, ara ver ama bırakma. :) Hiç kolay değil ki ben de tam olarak bir düzen oturtabilmiş değilim. Sadece bu aralar kitap okumaya ve blogla ilgilenmeye daha fazla hevesim var. :D Evet uyuyakalıp ders kaçırmak lanet bir şey, bugün az daha tekrarlanıyordu ama kılpayı yetiştim. :D Sen de gülücüklü ve de sevgiyle kal. :)

      Sil
  3. Ohhh bir sürü kitap alınmış. Neler aldın çok merak ediyorum.

    Rory Gilmore Kitap Kulübü'ne sen de mi katıldın? Ayşe'nin paylaşımını görmüştüm. Aynı şehirde olsak ben de gelirdim ama uzaktan takip etmekle yetiniyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kyk bursumun canına okudum ama deydi, devam kitaplarını aldım çoğunlukla. :) Bu hafta içinde yazacağım inşallah.

      Eveet, uzun zamandır istiyordum sonunda katıldım. :) Sende katılabilsen çok güzel olurdu ama buluşmaya gelemesen de kitapları okuyup blogda yorumlaya bilirsin biz de üzerinde konuşuruz, keyifli olabilir böyle de. :)

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar

Kitap Yorumu: 1984 - George Orwell | Bloggerlar Okuyor - Nisan 2016

Dizi Yorumu: Angel Eyes (2014)

Kitap Yorumu: Bana Her Şey Seni Hatırlatır - Beth Harbison