Temmuz Ayında Okuduklarım | 2024 #buaybiz

reading challenge, #buaybiz miyopastronot

Esenlikler herkese. Nasılsınız, neler okudunuz bu ay? Ben iyiyim, sonunda hayran-hikayeleri dışında bir şeyler okuyabildiğim için mutluyum. Ayrıca çok güzel bir hafta sonu geçirdim. 😍 O yüzden haftaya çok iyi hissederek başlıyorum. Umarım sizin de gününüz, haftanız güzel geçer. 🤗

Geçen paylaştığım z raporu yazısında okuduklarım da dahil olmak üzere temmuz ayının bir özetini geçmiştim. Onu da okumak isterseniz buraya bırakıyorum. 🥰

Instagram'da her ay #buaybiz challenge düzenleyen miyopastronot'un etkinliğine katılmaya çalışıp okuyamadığım için katılamıyordum. Temmuz okuduklarımla katılmış oldum. 💪🏻 Sıradaki okumalarımı da ağustos teması kapsamında seçmeye çalışacağım:

reading challenge, #buaybiz ağustos olimpiyatlar miyopastronot

Şimdi gelelim neler okuduğuma...

Şeker Portakalı - José Mauro de Vasconcelos kitap kapağı
Şeker Portakalı - José Mauro de Vasconcelos
Sayfa Sayısı: 184

Aslında Şeker Portakalı yıllar önce okuduğum bir kitaptı. Hatta blogda yorum yazısı da paylaşmışım. Geçen aylarda aklıma düştü. Okuyamama durumumu bir tekrar okumayla kırabilirim diye düşünürken seçmiştim. Sonra Handan ablacığım paylaşınca canım çekti hemen okumaya başladım. Yine çok sevdim. Yine gönlüme dokundu. Bu kez notlar alarak okudum. Yakın zamanda o notların üzerine biraz araştırma yaparak daha dolu bir inceleme yazısı paylaşmak istiyorum. 

Sakın Oraya Gitme - Yekta Kopan kitap kapağı
Sakın Oraya Gitme - Yekta Kopan
Sayfa Sayısı: 136

Bu kitabı ne zaman, nasıl edindiğimi hatırlamıyorum. Kısa öykülerden oluşan bir kitap olduğu için gün içinde az da olsa bir şeyler okuyayım diye seçtim. Kopan'ın kalemini ilk okuyuşum. Oldukça karamsar bir havası vardı öykülerin. Karamsar ve sıkıntı verici temalar işlese de bir yandan da oldukça düşündürücü öyküler vardı. Kitap içinde en vurucu öykü ilk öykü olan Samodey'di. Tüm öyküleri beğendiğimi söyleyemesem de genel olarak verimli bir okumaydı. 

ao3, archive of our own logo
The Corroboration of Ward and Stone
Kelime Sayısı: 101.885 (yaklaşık 400 sayfalık bir basılı roman uzunluğu)

Genelde ay içinde çok daha fazla hayran-hikayesi okuyorum. Ancak bu ay hem işlerim yoğundu hem de bazı ilgilendiğim konular vardı. O nedenle bu hikayeyi de tam bitiremeyip birkaç gün daha okumaya devam ettim.  Harry Potter hayran-hikayelerini okumaktan keyif alıyorum. Hatta bazı kurgular seriden çok daha güzel olabiliyor. Bu hikayede büyücülük dünyasına rastlayan, 11 yaşında, hasta ve yetim bir kızın aslında cadı olduğunu öğrenmesiyle başlıyor. Ana karakter olan Madeline Harry'nin yaşıtı. Dolayısıyla ana canon olayları Madeline'ın açısından anlatılıyor. Tabii bazı canon dışı arka plan da mevcut. Hikaye ilk yılı anlatıyordu ve seri olarak, yazar şuan güncelde ikinci hikayeyi yazmaya devam ediyor. Sanırım devam etmeden önce, güncel takip etmeyi pek sevmediğimden, bitirmesini bekleyeceğim. Keyifli bir okuma oldu. Bakmak isteyenler için linki burada

Benim temmuz ayında okuduklarım bunlardı. Siz içlerinden hangilerini okudunuz? Hangilerini okumayı düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi benimle paylaşmayı unutmayın.

Sevgiyle kalın.

Yorumlar

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar

Kitap Yorumu: 1984 - George Orwell | Bloggerlar Okuyor - Nisan 2016

Dizi Yorumu: Angel Eyes (2014)

Kitap Yorumu: Aşkın Peşinde - Zekeriya Efiloğlu