Kayıtlar

Mayıs, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Şu Sıralar Neler Oluyor? #4

Resim
Merhabalar, nasılsınız? Ben iyiyim... Yaklaşık 15 gündür ortalarda yoktum.. Aslında kısa bir süreliğine daha yokum ama bir selam vereyim dedim.  Okulların bitmesine çok az kaldı.. Tabii stajımında öyle. Bu haftayı saymazsak son iki hafta kaldı ve hem staj evraklarımı tamamlamam hemde son sınavlara hazırlanmam gerekiyor. Stajda da yapmam gereken epeyce iş var. Tabii sürekli bilgisayar karşısında olmaktan dolayı beynim uyuşuyor.  Bu aralar pek kitap okuyamıyorum. Annemle yabancı dizilere sardık. Haliyle insanı epeyce alıkoyuyor. Blogda yazmam gereken birçok yazı var fakat onları yazmaya da üşeniyorum.  Şu okul yüzünden de üzerimde bir sıkılganlık var. Hiçbir şey yapasım gelmiyor. Bu akşam staj dosyamı bitirmem ve patrona imzalatmam lazım. Yarın Php ve mesleki ingilizce'den sınavım var. Anlayacağınız yapmam gereken çok şey var fakat içimde istek yok.  Ancak şunu söyleyebilirim ki bu hafta içinde bir alışveriş videosu gelebilir. Beni snapchatten takip edenler görmü

Bloggerlar Okuyor Mayıs 2016 Kitabını Seçiyoruz!

Resim
Merhabalar herkese... Bloggerlar Okuyor etkinliği kapsamında Mayıs ayında okuyacağımız kitabı seçiyoruz.  Etkinlik hakkında detaylı bilgi için tık tık . Mayıs ayında okuyacağımız kitabı seçmek ve etkinliğe katılmak için sizi buraya alalım. Ben elimde olduğundan ve henüz okumadığım için Hobbit'e oy kullandım. Haydi sizde hangi kitabı okumak istiyorsanız onu seçin. ^^ Nisan ayında okuduğumuz George Orwell'in 1984 adlı kitabının yorumu için tık tık. Sevgiyle Kalın...

Kitap Yorumu: 1984 - George Orwell | Bloggerlar Okuyor - Nisan 2016

Resim
Orijinal Adı: 1984 Çevirmen: Celâl Üstüner Sayfa Sayısı: 350 Baskı Yılı: 2016 (Elimdeki baskısı) Yayınevi: Can Yayınları Arka Kapak Parti'nin dünya görüşü, onu hiç anlayamayan insanlara çok daha kolay dayatılıyordu. (...) Her şeyi yutuyorlar ve hiçbir zarar görmüyorlardı çünkü tıpkı bir mısır tanesinin bir kuşun bedeninden sindirilmeden geçip gitmesi gibi, yuttuklarından geriye bir şey kalmıyordu. George Orwell'in kült kitabı Bin Dokuz Yüz Seksen Dört, yazarın geleceğe ilişkin bir kabus senaryosudur. Bireyselliğin yok edildiği, zihnin kontrol altına alındığı, insanların makineleşmiş kitlelere dönüştürüldüğü totaliter bir dünya düzeni, romanda inanılmaz bir hayal gücüyle, en ince ayrıntısına kadar kurgulanmıştır. Geçmişte ve günümüzde dünya sahnesinde tezgahlanan oyunlar düşünüldüğünde, ütopik olduğu kadar gerçekçi bir romandır Bin Dokuz Yüz Seksen Dört. Güncelliğini hiçbir zaman yitirmeyen bir başyapıttır; yalnızca yarına değil, bugüne de ilişkin bi

Mart Ayında İzlediklerim | 2016

Resim
Merhabalar, yine ben..^^ Nasılsınız? Bu yazı epeyce geç geldi farkındayım. Hatta bunu yazmasam mı diye de düşündüm ama mart ayında o kadar çok film izlemişim ki yazmazsam olmazdı. Bakalım neler izlemişim... Şubat yazımda bahsetmiştim, kardeşimle birlikte Harry Potter serisini baştan başlamıştık izlemeye. Tekrardan izlemek harikaydı. Gerçekten izlemekten bıkmayacağım bir seri. Bıkmak imkansız. Filmler arasında bile seçim yapmak imkansız. Bir şey söylememe gerek bile yok aslında. Harry Potter sonuçta. Ne söyleyebilirim ki. ^^ Victor Frankenstein IMDB Puanı: 6,0/10 Yapım: 2015 / ABD / 110 dakika Tür: Fantastik, Macera, Korku Konusu:  Radikal bilim adamı Victor Frankenstein ve kamburu yüzünden sirklerde eziyet çekerken doktor tarafından kurtarılan keskin zekalı yardımcısı Igor Strausman, (Radcliffe) insanoğlunu ölümsüzlüğe götürmek için ortak bir vizyona sahiptiler. Igor doktora duyduğu hayranlık ve vefa borcuyla onun her dediğini yerine getirmeyi istese d

Haftanın Blogu: Yechis

Resim
Merhabalar, nasılsınız? Ben yine stajdan kaçamak yapıp bloga sığındım. Aslında çok işim var ama bu yazıyı gireyim dedim. Bu yazıyı her ne kadar hızlıca yapmaya çalışsam da olmuyor. Random'dan blog seçip blog aktif mi, ne zamandır tanıyorum, neler paylaşıyor diye bloga dalınca bir bakıyorum neredeyse 1-2 saat blogda dolanıyorum. Şşştt aramızda kalsın, patron duymasın iki saattir çalışmadığımı. :D Normal bir çalışan olmadığım ve beni çok zorlamadıkları için hatta masam odanın en köşesinde gözlerden uzak olunca rahatlıkla takılabiliyorum. :) Öyle işte... Sizde durumlar nasıl?  Bu haftanın blogu da Yechis oldu. Ne zamandır takipte olduğumu bilmiyorum. Ama adını gördüğüm an "Ben bunu biliyorum" dediğim bloglardan. Blog yazılarını da pek takip edemiyordum. (Ki şu sıralar hiçbir blogu takip edemiyorum. :/ ) Hal böyle olunca ve random.org'da Yechis'i seçince dediğim gibi tam anlamıyla bloguna daldım. Çok sevimli, zengin içerikli ve keyifle okunan bir blogu va

Kitap Yorumu: Yalnızlık Sensizliktir - Adem Özbay

Resim
Sayfa Sayısı: 209 Baskı Yılı: 2013 Yayınevi: Az Kitap Arka Kapak Yalnızlık sensizliktir. Sensizlik derin bir suskunluktur. Yıldızların susmasıdır, kuşların susması, kalbin susmasıdır. Sanma ki sen yokken kalbim bir işe yaradı, ne yağmur yağdı, ne şarkılar söylendi. Sen yokken burası bir elem bir hasret bir ıstırap diyarı... Sensizliği yazamaz hiçbir sözlük, söyleyemez hiçbir dudak, anlayamaz hiçbir kalp. Neredesin, hangi iklimdesin? Hangi rüzgarlarda uçuşuyor saçların, hangi denizlerde ıslanıyor ayakların? Hangi yollar sana çıkıyor? Sen, yalnızlığımın ikiz kardeşi... ey hasretim ey kalp yangınlarım. Ardım sıra toprağa karışan gözyaşlarım. İçimde yanıp tutuşan gönül ormanlarım. Kuruyup çöle dönmüş göz pınarlarım. Söyleyemeyen dillerim, susmayan hıçkırıklarım, takati kalmamış halim... Ya gel yalnızlığımı alıp götür buralardan, ya da gel beni al götür buralardan. Sensizlik yalnızlık, yalnızlık sensizlik... Sensizlik, sensizlik, sensizlik... Alınt

Haftanın Blogu: Demeter'in Güncesi

Resim
Merhabalar, nasılsınız? Ben iyiyim ve yine-yeni-yeniden stajdayım. Şu yazı dizisini stajda olmadan yazacağım günleri iple çekiyorum resmen. Blogda yazılacak yazılar birikiyor ve ben yazmaya fırsat bulamıyorum. Öyle ki henüz Bloggerlar Okuyor etkinliği kapsamında okuduğum 1984'ün yorumunu bile giremedim. Biraz çalıştıktan sonra ara verip bu yazıyı gireyim dedim. Sonra yine işe döneceğim. Fırsat bulursam da 1984'ün yorumunu girmeye çalışacağım. ^^ Bende durumlar böyle... (Pek bir fark yok gerçi monoton hayatıma devam..:D ) Sizde durumlar nasıl? Bu haftanın bloguna gelecek olursak... Bu haftanın blogu Demeter'in Güncesi oldu. Ecenur'u (blogun sahibi) ben Baldanberi'den Gizem sayesinde keşfettim. Snapchat'te bir iki sefer bahsedince takibe aldım. Oldukça keyifli ve komik snap'lerinden  sonra blogunda bir iki yazısını okuduğumda çok sevdim. Bundan sonra da severek takip edeceğim bloglardan. Sizlerde Demeter'in Güncesi 'ne bir uğrayın derim